Kamuoyunda “6 yaşındaki gelin skandalı” olarak bilinen, 6 yaşında evlendirilen H.K.G.’nin eğitiminde de önemli ihmallerin olduğu belirlendi. Meclis’te kurulan kurulda H.K.G’nin 6 yaşındayken neden okulda olmadığı sorusu yöneltildi. Komiteye katılan Ulusal Eğitim Bakanlığı bürokratları, “Çocuktan haberdar olmadıklarını.” söyledi.
TBMM’de cinsel istismarla çaba gayesiyle kurulan araştırma kurulu, İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’yi 6 yaşındayken “dini nikahla” 29 yaşındaki Kadir İstekli ile “evlendirmesi” ve H.K.G.’nin cinsel istismarına göz yummasıyla ilgili olarak ilgili bakanlık bürokratları dinledi.
DW Türkçe’den Kıvanç El’in haberine nazaran, kurula Ulusal Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Cemal Özdemir, Ortaöğretim Genel Müdürü Halil İbrahim Topçu, Temel Eğitim Genel Müdürü Tuncay Morkoç, Teftiş Şurası Lideri Metin Çakır ile İçişeri Bakanlığı Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Erhan Gülveren bilgi verdi.
”H.K.G.’NİN TAKİBİ NEDEN YAPILMADI”
H.K.G.’nin 2004 yılında 6 yaşında olduğu sırada neden okula gitmediği de tartışmalara neden olmuş ve “Takibinin neden yapılmadığı?” sorusu gündeme gelmişti.
Komisyon toplantısında bu tartışmayı hatırlatan HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan, ilkokula gönderilmeyen H.K.G’nin durumuna atıfta bulunarak “H.K.G.’nin durumu öğrenci takip sistemiyle takip edilmiş midir? Okullara devam etmediği görülmüş ise H.K.G.’nin devam etmediği okullarda yöneticilik yapan bireyler hakkında süreç yapılmış mıdır?” sorusunu yöneltti.
Temel Eğitim Genel Müdürü Tuncay Morkoç da bu soruya “T.C. kimlik numarası kullanımı 2006’da başladı. 2007-2008 eğitim öğretim yılında e-okul sistemini geliştirildi. Şu anda bir tuşa bastığımız vakit bütün çocuklar kendi okullarıyla otomatik olarak o okulun sistemine dahil oluyorlar. O çocuğun takibimizden çıkması artık mümkün değildir. H.K.G. 2003’te yahut 2004’te kaydolması gereken bir çocuğumuz” cevabını verdi.
”BU BİR MÜNASEBET OLMAZ LAKİN…”’
Komisyon Lideri ve AK Parti Aksaray Milletvekili Cengiz Aydoğdu da bunun üzerine “Çocuğumuz takibe girmemiş oluyor, o denli mi?” diye sordu. Genel Müdür Morkoç da “Tabii ki. Doğal ki bu bir münasebet olmaz ancak.” demekle yetindi. Kanunda sorumluların muhakkak olduğunu söyleyen Morkoç, “Bir mülki amirler; iki muhtarlar; üç belirli yerde zabıtalar ve okul müdürleri, müfettişler. Okul müdürünün bunu takip edebilmesi çocuğun ondan haberdar olabilmesine bağlı, muhtarlıklardan, diğer yerlerden… Şu anda o denli bir şey yok, artık haberdar olabiliyor, zira çocuğun T.C. kimlik numarasını görüyor.” biçiminde konuştu.
Toplantıda HDP’li Kurtulan’ın “Yani ‘Biz bu çocuktan haberdar olamamışız’ diyorsunuz…” demesi üzerine de Morkoç, “Tabii ki o periyotta okul müdürü olamamış. O tarihte olasıdır ki bu bilinememiş, yani okul müdürü bunu tespit edememiş” cevabını verdi. Muhalefet temsilcilerinin “2007’de sisteme geçildikten sonra geriye gerçek tarama neden yapılmadı?” sorusuna da Morkoç, “Doğru söylüyorsunuz efendim, mecburî değildi o tarihlerde” cevabını verdi. AK Parti’li Aydoğdu da “Yerinde bir soru ancak yapılmamış, ihmal edilmiş” tabirlerini kullandı.
Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Konseyi Lideri Metin Çakır da H.K.G. olayıyla ilgili sorumluların bulunması için inceleme sürecinin devam ettiğini kaydetti.
”YAZILI CEVAP VERECEĞİM”
Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Erhan Gülveren’e de kurulda muhalefet vekilleri tarafından Hiranur Vakfı’na dair kontroller soruldu. Sorulan tüm sorulara “Yazılı karşılık vereceğim” diyen Gülveren’in birçok soruya cevap vermemesi üzerine muhalefetin “Bunun için buraya geldiniz” reaksiyonuyla toplantı sonlandırıldı.
Toplantı devam ederken okullarda cinsel istismar olaylarına dair datalar ve bu dataların alınıp adım atılması konusu da ele alındı. Komite Lideri Aydoğdu, Genel Müdürü Özdemir’e “Vaka istatistiği var mı? Hangi yaş kümesinde, hangi okullarda, hangi tıp istismar oluyor; bu hususta bir eğilim tespit edebilir miyiz?” diye sordu. Özdemir de “Şu an elimizde bir net bilgi yok, bilgileri almamız gerekiyor. Onu yazılı olarak size iletebiliriz” dedi. Cinsel istismar olaylarının “kişisel ve özel olaylar” olduğunu tabir eden Özdemir, Bakanlığın gerekli müdahaleyi yaptığını da vurguladı.
”VERİ ÇALIŞMAMIZ VAR”
AK Parti’li Aydoğdu, “Biz yalnızca sayı istiyoruz olayları şahsileştirmeden. O vakit rastgele bir şey olmaz. Bu çalışmalar olumluya mı, aksiye mı gidiyor; yankısı ne oluyor, geri dönüşü nasıl oluyor?” sorusunu da yöneltti. Bu kelamlara CHP ve HDP’li üyeler de takviye verirken, CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin, “Eğer siz olayın neden kaynaklandığını, ne kadar olduğunu ve nerede olduğunu bilmezseniz, bu dataya sahip değilseniz, bu istatistiki bilgileriniz yoksa siyaset da üretemezsiniz, strateji de. Birinci aksaklık burada” biçiminde reaksiyon gösterdi. Tartışmaların sürmesi üzerine Genel Müdür, “veri çalışmamız var” açıklamasını yaptı.
MHP’li Halil Öztürk de kuruldaki konuşmasında “Cinsel istismar konusu, insanlığın var olduğu tarihten bugüne kadar var olan bir olgudur. Hasebiyle yalnızca Türkiye’de var olan bir istismar kelam konusu değildir. Dünyanın en gelişmiş Amerikasından, Avrupasından tutun -ne bileyim- bu, Angola’da da var, Mozambik’te de var, her yerde cinsel istismar esasen var. Herkesin başına bir jandarma koyarak, bir teftiş, bir müfettiş koyarak da bu cinsel istismar konusuna tahlil bulamayacağımıza inanmaktayım. İstismar konusunun yüzde 100 seviyesinde çözülecek olması da esasen akıl dışıdır” tabirlerini kullandı.
