Galatasaray Liv Hospital ile Kızılyıldız ortasında 21 Kasım 2014’te Abdi İpekçi Spor Salonu’nda oynanan THY Avrupa Ligi maçı öncesi çıkan olayda Sırp taraftar Marko Ivkoviç’in hayatını kaybetmesine ait yargılanan sanık Kadri Aktaş, Yargıtay’ın verdiği iki bozma kararının akabinde 15 yıl mahpusla cezalandırıldı.
Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Kadri Aktaş ile tarafların avukatları katıldı.
Mahkeme, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 5 Ekim’de verdiği bozma ilamına uyulmasına karar verdi.
”CEZA ARTIRILSIN”
Olayda hayatını kaybeden Marko Ivkoviç’in annesi Roza Ivkoviç ve ablası Bojana Jankeliç’in avukatı Rufayi Taştan, “Görüntüler incelendiğinde müvekkilin sanığa yönelik rastgele bir aksiyonda bulunmadığı sabittir. İmajların yine incelenmesini talep ediyoruz. Müvekkillere haksız tahrik indirimini açıklayamıyoruz. Ceza artırılsın” dedi.
”TAHLİYEMİ İSTİYORUM”
Söz alan Kadri Aktaş da 9 yıldır tutuklu olduğunu lisana getirerek, “3-4 kişinin saldırısına uğradım. Elimde çakı vardı. Ben yerdeyken maktule bıçağı salladığımı hatırlıyorum. Dişlerim kırıldı. Bu süreçte yakınlarımı kaybettim, cenazelerine dahi katılamadım. Tahliyemi istiyorum” tabirlerini kullandı.
İNDİRİMLİ 15 YIL HAPİS
Mahkeme heyeti, sanık Aktaş’ı “haksız tahrik altında taammüden öldürme” kabahatinden 18 yıl mahpus cezasına çarptırdı. Cezanın sanığın geleceği üzerindeki muhtemel tesirini dikkate alarak takdiri indirim uygulayan mahkeme, cezayı 15 yıl mahpusa indirdi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi 19 Ekim 2015’te verdiği kararda, sanıklar Volkan Sarı, Gökhan Yıldız, Yusuf Velioğlu, Atakan Bodan, Serhan Yücel Aydoğmuş ve Çağatay Sürat’in “kasten öldürmeye iştirak” cürmünden mahkumiyetlerine kâfi kanaat verici, kesin ve inandırıcı kanıt bulunmadığından beraatlerine hükmetmişti.
Tutuklu sanık Kadri Aktaş’ı “kasten öldürme” hatasından müebbet mahpusla cezalandıran mahkeme, sanığın duruşmalardaki güzel halini göz önüne alarak cezayı 25 yıla indirmişti.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, olayda sanığın yaralanması nedeniyle haksız tahrik indirimi uygulanmadan ceza verildiği gerekçesiyle kararı bozmuştu.
Bozma sonrasında mahkeme, ikinci kararında da haksız fiilin meydana getirdiği hiddet ve aksiyonun yoğunluğunu dikkate alarak sanığa “haksız tahrik altında taammüden öldürme” cürmünden verdiği 16 yıl mahpus cezasını takdiri indirimle 13 yıl 4 aya düşürmüştü.
Yeniden evraka bakan Yargıtay 1. Ceza Dairesi, haksız tahrik indirimi yapılırken azami oranda ceza belirlenmesi gerektiğini, lakin mahkemenin eksik ceza tayini yaptığını belirterek, kararı bozmuştu.
