Teknoloji süratle ilerlerken, yapay zeka ve robotlar da iş hayatına daha fazla nüfuz ediyor. Makineleşen dallar ve otomasyona geçen şirketlerde birtakım meslek ve işler büsbütün ortadan kalkıyor. İnsan yeteneğine, bilgisine, deneyimine ve yaratıcılığına duyulan muhtaçlık artarak devam ederken, şirketler aradıkları yetenekli insanları bulmak konusunda badire yaşıyor.
Şirketlerin maharet ve yetenek spesifik iş kollarında uzman insanları bulmakta zorluk çekmesi, “yetenek krizi” ya da “yetenek açığı” olarak isimlendirilirken, yanlışsız yeteneğe ulaşmak günümüzde küresel çapta bir kriz olarak dikkat çekiyor.
Öğrencilerin okul hayatı boyunca aldığı teorik eğitimi, şirket yöneticilerinin deneyim ettiği pratik eğitimlerle birleştirerek meslek sürecinde fırsat eşitliği sunulması büyük ehemmiyet taşıyor. Fırsat eşitliğinin sağlanması hem mevcut yeteneklerin şirkette tutulması, hem de yeni yetenek kazanımı için gerekiyor. Bu alanda faaliyet gösterenYoung Executive Academy (YEA) Yönetici Ortağı Olcay Aksoy, günümüzde pek çok kurumsal şirketin işe alım süreçlerine önemli bir emek, vakit ve maddi kaynak ayırdığını belirterek yeni yetenek keşifleri için de önemli bütçeler harcadığını söz etti.
ŞİRKETLER YETENEK KAZANDIRMA PROGRAMLARINA KIYMET VERMELİ
Şirketlerin işe alım sürecinde farkındalık oluşturmak için toplumsal medyayı aktif bir formda kullandığını, hackathon, case study, hiring challenge, online öğrenci buluşması, şirket gezisi üzere sistemlerle yeteneklerle bir ortaya geldiğini belirten Olcay Aksoy, açıklamasında şu sözlere yer verdi:
“İnsanların yeteneklerini kullanabilmesi ve iş hayatına atılabilmesi için, yetenek kazandırma programlarının gerçekleştirilmesi büyük kıymet taşıyor. İşe alım süreçlerinde ilgili alanda gerçek ve yeterli maharetlere sahip yetenekli insanları tespit etmek, yetenek krizinin önlenmesi için atılabilecek birinci adımlardan biri fakat tek başına kâfi değil. Potansiyel çalışanlara da gelişim imkanı sunulması ve kendilerini göstermelerine fırsat tanınması gerekiyor. Bunun için de hakikat eğitim programlarının hazırlanması, yetenek krizinin aşılması konusunda büyük kıymet taşıyor. Sadece potansiyel çalışanlar için değil halihazırda şirket bünyesinde bulunan mevcut işgücünde de bu adımların izlenmesi, sahip olunan ehil bireylerin de kaybedilmemesi için değerli. Şirketlerin bu kapsamda yetenek kazandırma programlarına kıymet vermesi ve gerek insan kaynakları uzmanlarıyla gerekse üst seviye yöneticileriyle bunun geniş bir planlamasını yapması, yetenek krizinin şirketleri etkilememesi için gerçekleştirilebilecek en kıymetli faaliyetlerden biri.”
İŞ DÜNYASININ VE GENÇ YETENEKLERİN NABZINI TUTUYOR
İş dünyasının ve genç yeteneklerin nabzını yakından tuttuklarını kaydeden Young Executive Academy Yönetici Ortağı Olcay Aksoy, “Bugün Türkiye’nin her yerinden öğrenciler diledikleri anda 120’den fazla şirkete online olarak erişebiliyor. 370’ten fazla lokal ve küresel markanın, alanında uzman yöneticilerinden eğitimler alabiliyor. Akademimizin bünyesinde, ‘İnsan Kaynakları’, ‘Dijital Dönüşüm ve Büyük Veri’, ‘Girişimcilik’, ‘E-Ticaret’ ve ‘Influencer Marketing’ olmak üzere beş farklı eğitim sınıfı bulunuyor. Bu sınıflarda öğrenciler, haftada bir gün ve bir saat canlı olarak marka yöneticilerinden eğitim alıyor ve diledikleri soruları sorabiliyor. Eğitimler, bir sonraki haftanın dersi başlayana kadar dijital ortamda da takip edilebiliyor” dedi.
